Tag Archives: Ayşe Sema Kubat

KENT MORFOLOJILERI

 

https://zoom.us/meeting/register/tJ0qcu-tpjoiG9f07oL07mNxBAwtzJdJt98b

‘KENT MORFOLOJİLERİ’

 

Kentsel Form Araştırmalarında Çok Boyutlu Yaklaşımlar

Kentsel biçimlenmeye ilişkin araştırmalar yirminci yüzyıl dönümünden başlayarak coğrafya, sanat tarihi, kent planlama ve mimarlık disiplinleri içerisinde gelişmeye başlamış, yüzyılın ikinci yarısında ise Büyük Britanya’da coğrafya disiplini altında, kıta Avrupası’nda çoğunlukla mimarlık disiplini altında gelişen kentsel morfoloji araştırmaları bu disiplinlerin kuramsal ve yöntemsel çerçeveleri içerisinde gelişimini sürdürmüştür. 

İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa’da yıkıma uğramış veya sağlıksız bulunan kent parçalarının yeniden inşasına yönelik işlevselci ve modernist uygulamalar karşısında, kentlerin tarihi merkezlerinin, geleneksel kent dokularının korunarak geleceğe taşınması amacıyla kentsel morfoloji ve tipo-morfoloji araştırmalarının alternatif kentsel tasarım ve mimarlık yaklaşımlarının geliştirilmesine ışık tuttuğu görülür. İtalya’da mimarlık disiplini içerisinde Roma ve Venedik okulları çevresinde ortaya çıkan tipo-morfoloji çalışmaları, Fransa’da özellikle Versailles Mimarlık Okulu çevresinde sosyolojik boyut kazanır. Bu öncü çalışmalardan bugüne kentsel morfoloji tarihsel olarak uygulama disiplinleri ile etkileşim içerisinde olagelmiştir. Kuram ve kılgı arasındaki yakın ilişki, bir araştırma alanı olarak kentsel morfolojiyi değişen meslek pratiği ve onun farklılaşan gündem ve bakış açılarına koşut dönüştürerek geliştirmiştir.

Kurulduğu 1994 yılından bu yana hızla büyüyen Uluslararası Kentsel Form Semineri (ISUF) küresel düzeyde gelişirken aynı zamanda yukarıda anılan çeşitlenmeyi de bünyesinde barındırmış, bu süre içerisinde gerçekleşen hızlı büyüme, içsel dönüşümü de beraberinde getirmiştir.

Coğrafya, tarih, planlama ve mimarlık öncülüğündeki disipliner çeşitlilik ve alanlar arasındaki etkileşim sayesinde salt konusal (tematik) değil; yöntemsel çeşitliliği de ortaya çıkarmış ve beslemiştir. Zamanla niceliksel araştırma yaklaşımları, baskın niteliksel araştırma yöntemlerine seçenek oluşturmakta ya da sentez bakış açılarının oluşturulmasının önünü açmaktadır.

Özgün ortaya çıkış noktası geleneksel merkezlerin kent dokuları olan kentsel morfoloji, bir dönem sonra modern kent dokularını ve kent çeperlerini de araştırma gündemine katarak bağlamsal çeşitliliğini artırmış, bilgi altyapısını geniş bir alana taşımıştır. Hızla artan uluslararası katılımlarla batı-merkezli bir yazından, gelişmekte olan ülkeleri de bünyesine katan, sosyo-kültürel açıdan çoklu ve zengin bir bakış açısına doğru evrilen bir araştırma alanı ile karşı karşıyayız.

Coğrafi Bilgi Sistemleri’ne (CBS) ek olarak, hesaplamalı tasarım yöntemlerindeki gelişme, morfolojiyi çözümleyici (analitik) bir disiplin olmanın ötesinde üretken (generative) bir araştırma alanı haline getirmektedir. Bu durum, morfolojinin bilgi alanını, gerçek kentsel biçim ve yapılardan, kurgusal geometrinin kural temeli, soyut ve algoritmik dünyasına açmakta; mekansal araştırmanın geleceğe dair yorum gücünü artırmaktadır.

Söz konusu eğilimler ışığında, Türkiye Kentsel Morfoloji Araştırma Ağı, ISUF’un kuruluşundan 25 yıl sonra kentsel morfoloji alanına yönelik genel bir değerlendirmeyi epistemolojik, yöntemsel, tematik ve disipliner açıdan ortaya koymayı amaçlamaktadır.

Bu amaçla, üçüncüsü ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü ve Şehir ve Bölge Planlama Bölümü işbirliği ile 3-4-5 Mayıs 2021 tarihleri arasında düzenlenecek olan III. Kentsel Morfoloji Sempozyumu’nda aşağıdaki alt başlıklarda konu irdelenecektir:

  • Kentsel morfolojide yaklaşımsal çeşitlilik:

Okullar, yeni kuramsal çerçeve ve söylemler, çok boyutlu yaklaşımlar.

  • Disiplinlerarası çeşitlilik ve etkileşim:

Planlama, kentsel ve mimari tasarım, peyzaj mimarlığı, kentsel coğrafya ve kent sosyolojisi, kent ve mimarlık tarihi, kentsel ve kırsal koruma alanlarında kentsel morfoloji araştırmaları ve disiplinlerarası etkileşim.

  • Yöntemsel çeşitlilik:

Nitel ve nicel, betimsel ve üretimsel/tasarıma yönelik çeşitlilik bağlamında, farklı morfoloji, tipo-morfoloji, parametrik modelleme, mekân dizini (space syntax), coğrafi bilgi sistemleri yöntem ve tekniklerinin ayrı ve bir arada kullanımı, temsil yöntem ve araçları, haritalama, belgeleme ve görselleştirme biçimleri.

  • Bağlamsal ve sorunsal boyutlar:

Kent ve kır, merkez ve çeper, konut, sanayi ve kent merkezi bağlamlarında kentsel yenileme, dönüşüm, gelişim süreçleri.

  • Pedagojik çeşitlilik:

Kentsel morfolojinin kent planlama ve tasarımı, mimarlık ve peyzaj mimarlığı, kültürel mirası koruma, kentsel coğrafya vd. eğitim programlarındaki yeri, yaklaşım çeşitlilikleri ve geçişkenlikleri.

 

KNOTTING AS A MORPHOLOGICAL PHENOMENON

Knotting as a morphological phenomenon

Prof. Giuseppe Strappa

in   ICONARP
International Journal of Architecture & Planning
Volume 7, Special Issue , pp: 286-313/Published 15 December 2019

1 . THE KNOTTING PROCESS

This article proposes the study of the Italian Chamber of Deputies transformation (from the first headquarters in Turin, then in Florence and finally in Rome) as a process that starts from the existing buildings and transforms them into a new architectural organism by “knotting”. This term, which effectively indicates, in my opinion, one of the most interesting and fertile phenomena in the modern urban renovation, is not commonly used in urban morphology studies and needs some definition. I will try to clarify, first of all, what I mean by this word.

By “knotting” I mean, in general, the outcome of the constructive action of connecting different elements, or entire systems, to each other in order to shape a spatial node[1] within an architectural structure, often closing a space and tying it to the elements that surround it, usually consisting of a series of rooms. It is the passage, in other words, from a special serial organism to a nodal one through the formation of a central “nodal” space that “knots” the existing structures that become “collaborating”.

Many types of modern buildings are formed by knotting, generated by the dialectic between enclosing and covering a space.

In the ancient world, clear forms of knotting developed with the transformations of the forum and the formation of basilicas.

But the knotting process is above all at the base of the formation of many modern building types characterized by the presence of a central dominant space, where the transition of the open space into a nodal one occurs through the reuse of existing buildings arranged, around courtyards or cloisters surrounded by arcades, as in convents or palaces.

The initial formation of the Italian palazzo, for this is most interesting here, takes place through recasting, renovations, integrations of pre-existing houses. The fundamental process is the overturning of the external routes inside, which transforms a part of the fabric in a building and that reconstructs within it the characters of the urban fabric.

The palazzo is, therefore, a building type predisposed, one could say, to the densification of its center, to the knotting. Note how the knotting process does not consist in the simple covering of spaces, but in a sort of “genetic mutation” that originates new forms of buildings. An obvious example is the formation of large postal buildings at the end of XIX century, through the knotting of serial spaces, reused for offices and services, around the counter hall, a large public hall that becomes a mediation space between city and building.

Many of the largest XIX century postal buildings are organized on layout based on the palazzo type, such as the German ones organized around a vast open Hof (so in Wroclaw, Potsdam) but also protected by a transparent cover, as in Berlin.

In Italy, even at the beginning of the XX century, the same manuals still recommended considering the counter hall as a “spacious courtyard all covered in glass” (Donghi 1905).

[1] By node I mean a singular point of a continuum determined by the intersection of two continuous. The notion of “continuous” can be applied to the different scales, from the building to the territorial one: a “tectonic node” can be constituted by the intersection of two continuous walls; an “urban node” can be constituted by the intersection of two routes. Each component of a structure, connecting with the others, determines a nodality (knot quality) of different degree in relation to the congruence of the relationship established between the components and its scale (CANIGGIA 1979, STRAPPA 1995).

STRAPPA – KNOTTING – ICONARP 29.11 (1) –                                       click here to continue

 

 

 

 

 

 

 

ISUF / TNUM KENTSEL MORFOLOJI SEMPOZYUM – ISUF / TNUM URBAN MORPHOLOGY CONFERENCE –

ISUF / TNUM   KENTSEL MORFOLOJI SEMPOZYUM

ISUF / TNUM URBAN MORPHOLOGY CONFERENCE – ISTANBUL TECHNICAL UNIVERSITY

     

ŞEHİR KONUŞMALARI’NDA GIUSEPPE STRAPPA İLE ROMA’NIN DÖNÜŞÜMÜ KONUŞULACAK

 Simültane tercümenin olacağı etkinlikte İtalyan mimar Giuseppe Strappa tarafından İtalya’nın tarihi kenti Roma’nın mimari dokusuna dair temel morfolojik özellikleri ve bu mimari dokunun zaman içerisindeki dönüşümü aktarılacak. İstanbul’dan önce Roma İmparatorluğuna başkentlik etmiş Roma şehrinin tarihi yapısının sunulacağı programda; tarihi kentler, mimarlık, kentsel morfoloji gibi alanlarda bilgi ve birikim paylaşımı sağlanacak.

Konuşma Başlığı: The Ancient City as a Text: Reading Rome as a Matter in Transformation / Bir Metin Olarak Antik Kent: Roma’nın Dönüşümünü Okumak

Tarih – Saat: 3 Kasım 2018 Cumartesi – 14:00

Yer: Marmara Belediyeler Birliği – Hızır Bey Çelebi Salonu